6 Mayıs 2009 Çarşamba

DÜĞÜNE Mİ, ÖLÜME Mİ?

Çocukken benim de herkes gibi bir pul defterim vardı.. Kimisi bunu ileriki zamanlarına keyifli bir uğraş olarak taşırken, ben ne yazık ki sarı deri kaplı pul defterimin içinde hapis bıraktım bu hevesimi yıllarca..

Ara sayfalardaki peluşu hışırdatarak her açtığımda, sırada gelen her sayfadaki pulları ezberleyecek kadar çok ilgilenmiştim oysa onlarla.. Bazı pullar gerek üzerlerindeki resimlerden, gerekse yazılan yazılardan daha kalıcı oldular benim için..

Resimde gördüğünüz pul da bunlardan biriydi.. "Düğüne mi, ölüme mi?".. Çocuk aklımla çok vurucu gelmişti bu mesaj bana o yıllarda.. Oysa şimdi sigara paketlerinin üzerine neler yazıyorlar, hiç umursamıyorum.. Büyüdükçe kanıksıyor insan sanırım ölüm fikrini... Bu pulun düğüne gideceğiz diye traktörlere doluşan insanların hayatlarını nasıl bir tehlikeye attıklarını anlattığını anlamıştım ama o yıllarda.. Demek ki ne kadar çok sık yaşanan bir durumdu ki, pulların üzerine konu olmak durumunda kalmıştı, yine o yıllarda televizyonlarda verilen Dikkat programları gibi..

Geçtiğimiz günlerde Mardin'de bir düğünde yaşanan olayları okuyunca, nedense direkt bu pul geldi aklıma.. "Düğüne mi, ölüme mi?" ... Şekil aynı olmasa bile sonuç aynıydı, sanırım ondan.. Bütün bir gün ve hatta haftalarca öncesinden hazırlanılmış bir eğlence için gelmişlerdi çocuklar meydana.. En güzel elbiselerini ölüm yolculuğu için giymişlerdi.. Rengarenkti yürekleri de görüntüleri de.. Erkek ve kız tarafının husumetine aldırmadan, kovalamaca oynuyorlardı belki, bağıra çağıra.. Örgüleri uçuyordu rüzgara inat.. Kınalı avuçlarını birbirine değdirip bir "ebe" diyebilmek peşindeydiler sadece..

Biz değil miyiz yıllardır PKK'yı lanetleyen.. Karnından vurulmuş bir bebeği kaldırmış o adamın resmini hatırladınız mı? Katliam diye medya da boy gösteren, o şimdi bile bakamadığım fotoğrafları hatırladınız mı? Adına terör denilen o hain saldırıları... Nasıl unutabiliriz ki.. Bir pullarla, bir de PKK haberleri ile büyüdük hepimiz.. Ecevit ve Demirel'i saymıyorum...

Kan davası olmasın diye bir aileyi, çoluk-çocuk ortadan kaldırmayı akıl eden bu nesil nerde büyüdü bilmiyorum ama, köyden geriye kalanla, o fotoğrafları yan yana koyduğunda aradaki yedi farkı bulabilir mi dersiniz.. Bulamaz bence.. Bir insanı değil, bir soyu kazımayı düşünecek bu zihniyet, camilerindeki hoca efendilere de mi danışmaz bu tür deliliklerden önce.. Hani görürüz filmlerde.. Kan davası olmasın diye öldürdük çocukları.. Nasılsa onlar bizi, biz onları öldürecektik bir bir.. Şimdi sadece onlar öldü, biz kurtulduk mu bunun adı..

Bilmiyorum..
Sadece aklımda sarı küçük bir pul..
"Düğüne mi, ölüme mi?"
fasulye

12 yorum:

Deli Profesör dedi ki...

Yazıyı okumadan evvel bu pulun sonradan bi Photoshop montajı olduğunu düşünmüştüm. Bu Mardin'deki katliama acayip uygun bi pul olmuş. Bişey farketmiyor, her türlüsü aynı. Cahillik olduğu sürece insanlar ya traktör üstünde, ya da secdede ölmeye devam edecek. Tabi cehalet diyince okula gidenler de pek bişey öğreniyor diyemeyiz. Elin çocuklarını görüyoruz işte silahı alıp sınıfını umarsızca tarayabiliyor. Bu yüzden okullar öğretim kurumları. Eğitim ise çok farklı bişey. Gerçekten iyi insanların elinde yetişmeniz gerek, sanırım.

Adsız dedi ki...

:) eğitim ve öğretim konusunda hem fikiriz seninle.. iyi insanlar elinde yetişmek mi gerek sadece emin değilim yanlız.. illa birilerine sorumluluğumuz vermesek de aklımızı biraz kullanıp kendi sorumluluğumuzu alsak nasıl olur yaş kemale erince bilemiyorum.. denemek lazım :)

Fasulye

Bzbı dedi ki...

çok orjinal ... aslnda bütün pullar böyle sosyal mesaj verse...

Bızbız ve Bıtbıt Bir Hayat Hikayesi dedi ki...

çok orjinal ... aslnda bütün pullar böyle sosyal mesaj verse...

Adsız dedi ki...

haklısın sanırım eskiden bir şekilde eğitiliyormuşuz.. gerek tv gerek diğer kamuya açık kullanım olanakları ile.. ama şimdi ya bizden umudu kestiler.. ya da böylesi daha çok işlerine geliyor :)

Fasulye

Elifin Günlüğü dedi ki...

Yeni kuşakların uyaranları o kadar çokken, tek başına okul üzerinden gitmek ne kadar doğru? Kaldı ki yeni kuşak öğretmenler de inanın eskilerden çok daha bilinçli ve gelişmelere açık...
Yazınıza gelince, ben sizin yazılarınızı hep ilgiyle okuyorum ve zaman zaman belirtiyorum. selamlar...

Adsız dedi ki...

teşekkürler elif okul üzerinden gitmiyoruz zaten.. eğitim diyoruz.. okulda yanlızca öğretim yapılıyor ne yazık ki
fasulye

Adsız dedi ki...

ne diyeceğimi bilemiyorum bu tür haberleri duymak istemiyoruz.çokkk çokkk üzüldüm insan olamaz bu cinayeti işleyen.nerde hata yaptık acaba.umarım bundan sonra yaşanmaz.

Adsız dedi ki...

inşallah sanemcim inşallah
fasulye

Adsız dedi ki...

inşallah sanemcim inşallah
fasulye

Ahmet Aşcı dedi ki...

Merhabalar, blogunuza "düğüne mi ölüme mi" pulu sayesinde ulaştım :)Bu pul resim olarak yeni basılacak "İlköğretim Öğrencileri İçin Trafik" kitabında kullanılacak, ancak bu kitapta yayınlanacak görsellere kaynakça olarak bir devlet kurumunun internet sitesi gösterilmesi zorunlu. O yüzden bu haliyle bu resmi kullanamıyoruz, ancak konumuz ile ilgisi (trafik güvenliği ünitesi) gerçekten çok büyük. Siz bu resme nasıl ve nerden ulaştınız acaba? Bu pul sizin ve tarayarak mı aktardınız buraya, yoksa siz de internetten mi buldunuz ? Şimdiden teşekkür ederim cevabınız için.
Ahmet aşcı- ahmetasci92@yahoo.com

Adsız dedi ki...

Merhaba yorumunuzu yeni gordum kusura bakmayın.. Ben bu pulu internetten tarayarak buldum. Çocukken en etkilendiğim pullardan biriydi.. Pul defterimde bir tane olmalı yine çocukluktan kalma ama korkarım üzerinde damgası vardır.. Umarım orjinal bir tane bulabilirsiniz.
sevgiler
fasulye