5 Ocak 2010 Salı

KOMŞUNUN İNTERNETİ, KOMŞUYA KAZ GÖRÜNÜR DERLER..!

Yeni yıldan bir kaç gün önce, bindim arabama bir yerlere gidiyorum, daha önce de söylemişimdir, yolculuk ederken müzik dinlemeyi çok severim.. Dinlerken, dinlerken haberler saati geldi.. Diyanet İşleri Başkanlığı açıklama yapmış..

"Doğum günü, mezuniyet, başarı veya yeni yıl gibi özel günlerin kutlaması ahlak sınırlarını aşmamak ve dini vecibelere ters düşmemek kaydıyla uygundur."

Çünkü niye, müslüman toplumlar yeni yılı kutlamaz, kutlamamalıdır. Çünkü imanın altı şartından biri şöyle demez..

"4 - Nebi ve Rasullere İman: Kur’an-ı Kerim ve sahih hadislerde ismi zikredilenlere ismiyle, ismi zikredilmeyenlerin ise hepsine birden iman edilmesi gerekir."

Hz. Muhammedin kutlu doğum haftası kutlanır, peygamber olarak kabul edilir, ancak Hz. İsa'nın peygamberliği kabul edilir, doğum gününü kutlamak caiz değildir. Bunu kim söyler.. Bilmiyoruz..

Hatta bunu söyleyen yetinmez, bu kutlamanın bir de "günah" olduğunu ima eder ya da söyler ki.. Haşa yeni yılda neymiş, Hristiyan icadı der kesilir atılır. Hiç birşey olmamış gibi yapılır.. Çünkü zaten Hristiyanlık değiştirilmiştir. İncil'e, Tevrat'a elinizi bile sürmeyin denir.. Oysa Kur'anda açık açık onlar kendi içlerinde fırkalara bölündüler der, her fırka kendi elindekiyle övündü der, Müslümanlık İbrahim'le başlar der. Onları kimse dinlemez, okumaz, anlamaz.. Hatta duyduğunuda yanlış anlar Kur'an'ada elini sürmez öyle duvara asar, saygı duruşunda bulunur. Okuyayım da anlayayım demez.. Okuduğunu sandığına danışır.

Diyanet de ne yapsın.. Kandıralı sana söylüyorum, eğlenmek de, kutlamak da bi sakınca yok demek zorunda kalır. Ha kim dinler.. Bilmiyoruz..

Aslına bakarsanız din adamları bazen gereksiz bir kurum gibi gelirler bana, Kur'an'da din adamlığı diye bir mertebeden bahsedilmez. Gerek yoktur, çünkü kitap herkese gelmiştir. Din adamının anladığını, siz de okuyunca anlayabilirsiniz. Kur'an tarih bilgisi ışığında açıklanacak bir kitap ya da ilahiyat profesörlüğü gerektirecek bir akademik kaynak değildir. Allah yarattığı her kulu bilebileceğine göre, Kur'an'ıda aklı yeten yetmeyen herkesin anlayabileceği bir açıklıkta yazmıştır. Tamam müteşabih ve yoruma açık bir çok ayet Kur'anın üçte ikisini doldurmaktadır, biraz kafa yormak gerekir. Ancak temel kurallar muhkem ayetler denilen okunduğunda herkesçe net anlaşılacak şekilde yazılmıştır. Türkçeye çevrildiğinde de anlamları bozulmaz, ingilizceye çevrildiğinde de.. O halde din adamları ancak müteşabih ayetler ile ilgili yol gösterici olabilirler.. Onunda kuralı, müteşabih ayeti, muhkem ayet ışığında açıklamak ve yorumlamakdır.

Ancak yüzyıllardır bütün dinlerde din adamları, dini baştan yazarlar, bir çok şeyi baştan yaratırlar. Daha da çok kafa karıştırırlar, bilinçli veya bilinçsiz toplumların ilkelerine, yaşam anlayışlarına ve ne yazık ki törelerine , barışlarına müdahalede bulunurlar. Gereksiz pek çok durum yaratırlar. Dini öğretmek ve yaygınlaştırmak elbetteki kutsal bir görevdir, ancak din adamı kural koyucu olamaz, Allah adına hüküm veremez, nerede duracağını bilecek kadar aklı da olması gerekir diye düşünüyorum. Hatta İmam Hatip'lere bu maksatla ciddi sınavlar koymalılar, öyle her önüne geleni almamalılar, dahası İmam Hatip'ten mezun olanlara da bu merkezde başka iş yaptırmamalılar ki, halkı dini konularda aydınlatma görevi başkalarının tekeline düşmesin. Birer filozof olarak yetiştirilmeliler belki.. Halkın kafasına takılanları tartışmalılar, Kur'anda bu tartışmalara dayanak aramalılar vesaire vesaire.. Bu bir ütopya elbetteki şu an için..

Şimdi Diyanet'in yukarıda bahsedilen açıklaması ne yazık ki toplumumuza koşullar nedeniyle gereklilik arzetmekle beraber, mikro dalganın kullanım kılavuzuna, içinde kedi kurutmayın demekle aynı mantıkta bana göre..

Kendini bu açıklamaya layık gören halkıma bir aydınlatıcı açıklama da bakın nerden gelmiş.

Komşunun şifresiz internetini kullanmak kul hakkına girer.

"Giresun'un Görele İlçe Müftüsü Enver Türkmen, başkasının kablosuz internetini izinsiz kullanmanın kul hakkına girdiğini söyledi.


Bazı vatandaşların gizlice, komşularının evine aldığı ve şifrelemediği kablosuz internetten yararlandığını kaydeden ve bu durumun İslam'a göre caiz olmadığını belirten Görele Müftüsü Enver Türkmen, "İnternet hizmeti veren kurum veya kuruluş ile bu hizmetten ücret ödeyerek faydalanan şahıs bir başkasının kablosuz internetinden bağlanmasına müsade ediyorsa bağlanmak caiz olur. Ancak internet kullanan şahıs izin vermiyorsa o takdirde bağlanmak caiz olmaz" dedi.

Limitli bağlantıda, komşunun internetinden internete bağlanıldığında kotayı aşma ihtimalinin de bulunduğunu belirten Müftü Enver Türkmen, "Kota aşıldığında fazladan ücret ödenmektedir. Hem komşumuzun ücretini vererek almış olduğu interneti herhangi bir ücret ödemeden kullanmış oluyoruz, hem de kotanın aşılmasına sebep olup komşumuzu zarara uğratıyoruz. Bu yüzden komşunun internetini kullanmak caiz değildir ve kul hakkına girer" ifadelerini kullandı..

Bekir ÖZTÜRK / GÖRELE (AHT)"

Bu ülkede din adamı olmak da zor, herşeyden haberiniz olacak, teknolojiden, cinsel yaşamdan, her tür kutlamadan, mazallah bu millete açık veremeye gelmez.. Soruyorum Sayın Müftü Allah'ın bahşettiği aklı kullanmayarak, buncağızı geçiniz dini, toplumsal ahlak kurallarına dayandırarak bile kendine açıklayamayarak, siz değerli din adamlarının vaktini bu tür açıklamalar yapmaya zorlayarak çalmakla da bir çeşit ziyana sebebiyet verilmiyor mu Allahaşkınıza.. Bakın bıraktım işi gücü on beş dakikadır yazıyorum.. Günahtır, günaaah!

Fasulye

6 yorum:

Adsız dedi ki...

selam fasülye sana sevdiklerinle birlikte sağlıklı,huzurlu,mutlu,başarılı harika bir 2010 diliyorum.Yazdıklarına sonuna kadar katılıyorum.Yine çok önemli soruna neşter vurmuşsun ve öyle güzel bir noktada bağlamışsın ki:) yani ne var değil mi yılbaşı eğlencesinde.Kuran da bahsediliyor dediğin gibi hz.İsanın peygamber olduğu ve tüm peygamberlere iman edilmesi gerektiği.
biz tabi ki yeni gelen yılı neşeyle,coşkuyla karşılıyoruz.bunda bir kötülük yok ki.Müftünün dediğine de gülsemmi ağlasam mı bilemedim:) iyi bir hafta geçirmeni diliyorum:)

Adsız dedi ki...

Çok teşekkürler kamikaze :) sanada aynı guzel dilekleri sunuyorum.. ya aslında oyle cok sey var ki boyle.. aziz nesin sağ olsaydı yazacak neler bulurdu kimbilir :)
sevgiler
fasulye

goglar kültür sanat dedi ki...

sevgili fasülye, yazdıklarında çok haklısın, her şeyi bir tarafa bırakalım, zamanı biz icat ettiysek, buna da bir miad koyduysak eğer, başını sonunu kutlamaktan daha doğal ne olabilir ki? yeni yıl, yenilikler, yeni başlangıçlar, umut demek. iyi şeyler, güzellikler beklemek demek. yani hepimizin yeni yılı kutlu olsun!

Fasulye dedi ki...

sevgili goglar keşke niyet sadece yeni yıla yeni başlangıçlara karşı koymak olsa.. başetmesi daha kolay olurdu.
fasulye

Adsız dedi ki...

bence yanlış düşünüyorsun. hem internet hem yeniyılı kutlamak konusunda. bir de kur'anın her eline lanın anlayacağı konusunda yanlış düşünüyorsun.
hz isa'da elbetteki islam peygamberlerimizdendir ve onu da en az peygamberimiz kadar severiz.(amenerrasulü'de geçiyor resullerin arasında ayrım yapmayız. tamamını hatırlayamıyorum şimdi).
ancak şu yeniyıl denen şeyde nasıl bir kutlama yapılıyor? içki içerek, dansöz oynatarak vs. şimdi bunun islama uygun olmadığını söylemek abes olmaz mı? hem yapılan bu kutlamayı kaç kişi hz isa doğdu diye yapıyor?
daha yazacaktım ancak yarın sınavım var:( niyetim tartışma çıkarmak değil gördüğüm yanlışları düzeltmektir. bu açıklamayı zorunlu buldum çünkü artık internette bir yere bir şey yazmak potansiyeli polemikçi damgası yemenin en kolay yolu.

Adsız dedi ki...

yok yok ne iyi ettin yazdın.. eğlencenin şekline değil ama dozu konusunda sana katılıyorum.. ama biliyorsun ki dansoz adeti araplardan gelmedir yeni yılda olması sanirim iki kültürün karışması sonucu olmuş :) her fikre açığım bu arada istediğini yazabilirsin.. yeni yıl kutlamak isteğe bağlıdır kutlanmalıdır demiyorum ama günah diye kutlanmıyorsa işte o ters bana.. yoksa her insan istediğini kutlamak da serbesttir.. yeni yıl kutluyorum diye din adına insanları kınamak saçma geliyor bana.. dediğim gibi eğlencenin dozu aşınca yaşananları her daim herkes kınar zaten.. ama olay bu ise eğlencenin dozunu kaçırmak o zaman kimse bunu dinin ardına saklamasın.. etiğe aykırı bulsun.. ahlaka aykırı bulsun.. alet etmesin diye diyorum.. sinavlarında başarılar diliyorum bu arada
sevgiler
fasulye